24 Temmuz 2017 Pazartesi

24.07.2017


The nameless bird that sings
In the park at dawn
Where are you
Oh you


Uzun süredir içimi dökmediğimi biliyorum. İçimin bomboş olmasından değil bu. Aksine boğazımı geçiyor doluluk oranım. Sadece...

Galiba umutsuz kalamıyorum. Bir şeylerin kötü gideceğine inandıramıyorum kendimi. Bu muazzam bir his. Sonunda saf umuttan oluşan bir yanım var. Bu yanımın öyle uyuyan, uyandırılmayı bekleyen bir yan olduğunu sanmıyorum. Bu, içimin boş yanlarından biriyken içine saf umut üflenmiş gibi. Asla patlamayacak bir balonun içine hava üfler gibi umut üflendi içime.

Söylemekten hiç bıkmayacağım bir kelime kazandım: Hoşgeldin. Hayatımda var olan, sıfırdan kurduğum ve kuracağıma inandığım her şeye hoşgeldin. Bir geliş, ancak bu kadar hoş gelebilirdi. Hoşgeldin, binlerce kez, sonsuz kez.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder